|
|
Soslar Hakkında |
 |
Bayram
Şef Aşçıbaşı

Kayıt: 03.11.2005
Mesajlar: 107 Şehir: Almanya |
Kısa URL: https://ml.md/lc10846
Gönderme Tarihi: 03.Oca.2007
3,544 defa indirildi / yazdırıldı
|
Sos, kızartılmış etlerden sızan kızartma sularının veya haşlanmış et, tavuk, balık sularının hatta zeytinyağının, un, yumurta gibi malzemelerle karıştırılarak yemeklerin üzerinde durabilecek kıvama getirilmesi halidir. Yemeklere renk ve lezzet katan soslar, yemeklerin vazgeçilmez bütünleyicisidir. Sosları genel olarak beş gruba ayırmak mümkündür.
Siyah soslar: fırında kızartılmış etlerden sızan suların un, domates gibi katkı verici maddelerle koyulaştırılmasıyla elde edilen kırmızı ve siyah renkteki soslardır.
Beyaz soslar: süt, çiğ krema veya tavuk, dana, balık sularının unla koyulaştırılması sonucunda elde edilen soslardır.
Sarı soslar: çiğ veya az pişirilmiş yumurta sarısına bol zeytinyağı veya mısırözü yağı yedirilerek koyu bir kıvama getirilmiş mayonez türü soslardır.
Usareli soslar: limon veya sirkeye, zeytinyağı veya un ve yumurta katılarak elde edilen terbiye özelliği olan soslardır.
Liyezon yani bağlantı sosları: yumurtanın, unun, sütün, tereyağının ve limonun iyice birbirine karıştırıldıktan sonra pişirilerek koyulaştırılmasıyla elde edilen soslardır. Yalnızca çorbalarda kullanılır.

|
Soslar |
 |
Çetin Ceviz
Şef Aşçıbaşı

Kayıt: 26.05.2005
Mesajlar: 2481 Şehir: Ankara |
Kısa URL: https://ml.md/lc184619
Gönderme Tarihi: 01.Eyl.2025
19 defa indirildi / yazdırıldı
|
https://www.cumhuriyet.com.tr
Gastronomi sahnesinde roller yeniden dağıtılıyor: Artık başrolde soslar var. Bir zamanlar tabağın kenarında sessizce eşlik eden o küçük lezzet vurguları, şimdi anlatının merkezine yerleşti.
Eskiden bir eşlikçi olarak görülen soslar, bugün tabakların temel kurgusunu belirliyor. Artık şefler yemeği sosun çevresinde tasarlıyor; tatların uyumu kadar, kontrastı da bu sayede sağlanıyor. Sadece fine dining restoranlarda değil, günlük sofralarda da sosların rolü değişmiş durumda.
Bu dönüşüm, tanıdık tatlara gelen yeniliklerle daha da belirginleşiyor. Mesela bazen yemekte yer alan bir peynirin ya da kremanın yerini artık mayonez alabiliyor. Ketçap, hardal gibi klasik soslar ise artık eski halleriyle sınırlı değil. Bu sayede tüketici hem nostaljik bir tatla buluşuyor, hem de yeni nesil beslenme beklentilerine uyum sağlıyor.
Tüketici eğilimleri, artık lezzetin sadece tanıdık olmasını değil, kişiselleştirilebilir olmasını da önemsiyor. Aynı tabakta hem acı hem tatlı, hem kremamsı hem de asidik bir yapı arayan yeni jenerasyon, sosları sadece damak için değil, deneyim için tercih ediyor. Özellikle evde yemek yapanlar için rafine soslar, yemeğe profesyonel bir dokunuş katmanın en kolay yolu hâline geldi.
Sonuçta, bu yeni pratik yaklaşım, sadece “ne yediğimiz” değil, “nasıl yediğimiz” sorusuna da yanıt veriyor; her lokmada farklı bir tat ile bağ kurmayı mümkün kılıyor.

|
|
Soslar Hakkında Tarifleri Diğer Konular
|
|